İran, İsrail Hava Saldırılarına “Uygun Zamanda” Misilleme Yapacağını Taahhüt Etti
Pazar günü, İran’ın Yüksek Lideri Ayetullah Ali Hamaney, İsrail’in İran’ın askeri tesislerine yönelik gerçekleştirdiği son hava saldırılarına yanıt verileceğini söyledi ve İsrail’i ülkesinin askeri gücünü hafife almaması konusunda uyardı. Tasnim haber ajansının bildirdiğine göre, saldırıda hayatını kaybeden askeri personelin aileleriyle yaptığı toplantıda Hamaney, İran’ın kararlılığını vurgulayarak İsrail’e “İran’ın gücünü anlaması” gerektiğini belirtti. Saldırıyı önemli olarak tanımlayan Hamaney, bu olayın abartılmaması gerektiğine dikkat çekerken, İsrail’in stratejik hesaplarını karıştırmak adına olayın küçümsenmesinin de yanlış olacağını vurguladı.
İran Şura Konseyi Başkanı Muhammed Bakır Galibaf, Hamaney’in açıklamalarını yineleyerek İran’ın İsrail’in son saldırılarına yanıtının kaçınılmaz olduğunu belirtti. Galibaf, bu misillemenin Birleşmiş Milletler Şartı’nın 51. Maddesi adı altında bir meşru müdafa hakkı olduğunu ifade etti. Galibaf, İran’ın yakın zamanda gerçekleştirdiği “Gerçek Söz 2” operasyonu ile İsrail’in eylemleri arasındaki kıyaslamanın İran’ın caydırıcı gücünü gösterdiğini belirtti. Ayrıca, ABD’yi, Orta Doğu’da “istikrarsızlık ve güvensizlik” yaratmamak adına İsrail’in Gazze ve Lübnan’daki eylemlerini dizginlemesi için uyardı.
“Tevbe Günleri” adı verilen İsrail operasyonu, İran askeri tesislerini hedef alan üç aşamalı hassas hava saldırılarından oluşuyordu. İsrail ordusu sözcüsü Daniel Hagari’ye göre, saldırılar İran’ın aylar süren saldırganlıklarına yanıt olarak gerçekleştirildi ve İsrail’e yönelik doğrudan tehditleri “bertaraf etmek” amacı taşıyordu. Hava saldırıları, ABD askeri kontrolünde olduğu bildirilen Irak hava sahasından başlatıldı ve İran sınırına yaklaşık 100 kilometre mesafeden uzun menzilli füzelerle yapıldı. Operasyonun, aralarında F-35 savaş jetlerinin de bulunduğu 100’den fazla İsrail uçağı ile gerçekleştirildiği, El-Harc ve Tahran yakınlarındaki askeri tesislere yoğunlaştığı bildirildi. İsrail, daha geniş bir gerilimden kaçınmak için nükleer ve petrol tesislerinden bilerek uzak durduğunu belirtti.
İranlı yetkililer, saldırılar sonucunda ikisi subay, biri binbaşı ve biri başçavuş olmak üzere dört askeri personelin hayatını kaybettiğini doğruladı. İran Silahlı Kuvvetleri Genelkurmay Başkanlığı, saldırıların Tahran’ın yanı sıra İlam ve Huzistan eyaletlerindeki radar sistemlerine de zarar verdiğini ve özellikle sınır savunması için kritik olan bazı radarların etkilendiğini belirtti.
İran askeri yetkilileri, İsrail’in bu eylemlerinin stratejik önemini vurgularken, “uygun bir zamanda” yanıt verme niyetinde olduklarını, ayrıca “Gazze ve Lübnan’da sivillere yönelik katliamları önlemek adına bir ateşkesin sürdürülebilmesi” yönündeki hassasiyetlerine dikkat çektiklerini belirttiler.
Gerginliğe yanıt olarak, İran Dışişleri Bakanı Abbas Irakçi, BM Güvenlik Konseyi’ni acil toplantıya çağırarak, İsrail saldırısını ve bunun bölgeyi istikrarsızlaştırıcı etkilerini gündeme getirmeye çağırdı. BM Genel Sekreteri António Guterres’e gönderdiği mektupta Irakçi, İran’ın “yasal ve meşru” misilleme hakkını vurguladı ve bölgede istikrarın sağlanması çagrısında bulundu.
Her iki ülke de olası bir tırmanışa hazırlanırken, bölgesel ve küresel güçler durumu yakından takip ediyor. İran, uluslararası hukuk çerçevesinde haklarını savunurken, daha fazla şiddetin önlenmesi için daha etkili bir müdahale çağrısında bulunuyor.