Amerika Birleşik Devletleri, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeydoğusundaki PKK bağlantılı Suriye Demokratik Güçleri (SDG) unsurlarına yönelik devam eden askeri operasyonlarında yakın işbirliği içinde çalışıyor. Bu durum, Washington’ın uzun süredir SDG ile olan ortaklığı ve NATO üyesi olan Türkiye ile ittifakıyla dengeli bir yaklaşım gerektiriyor. Salı günü yapılan bir basın toplantısında, Pentagon sözcüsü Tuğgeneral Patrick Ryder, ABD ve Türkiye arasında, Türkiye’nin suriyedeki askeri operasyonları konusunda “iyi bir koordinasyon ve iletişim” sağlandığını doğruladı. Bu saldırılar, yakın zamanda Türkiye’nin askeri tesisine yapılan terör saldırısının ardından gerçekleştirilmiştir.
Ryder, “Amerika Birleşik Devletleri, Ankara’nın terör saldırısı ile ilgili meşru güvenlik kaygılarını desteklemektedir,” diyerek Washington’ın PKK’yı bir terör örgütü olarak tanıdığını ve PKK’nın Suriye’deki SDG’nin bazı bölümleriyle bağlantısı olduğunu kabul etti. Son saldırıdan sorumlu olan PKK, hem ABD hem de Türkiye tarafından terör örgütü olarak kabul edilmektedir. Bu karmaşık duruş, ABD’nin Türkiye’nin güvenlik ihtiyaçlarını desteklerken SDG’ye desteğini sürdürmesi arasında denge kurma çabasını yansıtmaktadır.
Pentagon’un açıklamaları, 28 Ekim’de Türkiye Savunma Bakanı Yaşar Güler ile ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin arasında yapılan telefon görüşmesinin ardından gelmiştir. Görüşmede, iki bakan, Ankara saldırısı ve Türkiye’nin askeri yanıtını ele aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a göre, Türk Ordusu Ankara saldırısından bu yana Suriye ve Irak’ta 470’in üzerinde , PKK’nın bölgedeki operasyonel yeteneklerini ortadan kaldırmaya yönelik birimlerini hedef almıştır
Erdoğan, pazartesi günü yaptığı açıklamada, PKK’nın devlete ait bir askeri endüstri şirketine düzenlediği son saldırıda beş kişinin hayatını kaybettiğini, 22 kişinin ise yaralandığını ve PKK’nın Türk egemenliği ve güvenliğine meydan okuma girişiminde bulunduğunu ifade etti.
NATO kapsamında Türkiye’nin bir müttefiki olan ABD, PKK ile bağlantılı olan SDG ile karmaşık bir ilişki sürdürüyor. Bu ortaklık, Suriye’de IŞİD ile mücadelede hayati bir rol oynamıştır, ancak SDG içindeki PKK etkisiyle ilgili Türk kaygıları, Washington ve Ankara arasında uzun süredir bir gerilim kaynağı olmuştur. Bu zorlukları aşmak için Ryder, ABD’nin Türkiye ile güvenlik konularında açık bir diyalog ve işbirliği taahhüdüne bağlı kaldığını vurguladı ve Amerikan ile Türk liderlerin karşılıklı güvenlik ihtiyaçlarını desteklemek amacıyla açık bir iletişim kanalı sürdürme konusunda kararlı olduklarını belirtti.
Türkiye’nin yoğunlaştırdığı hava saldırıları, SDG üzerindeki baskıyı artırarak ABD’nin kuzeydoğu Suriye’de istikrarı koruma çabalarını zorlaştırmaktadır. Bununla birlikte, Pentagon yetkilileri, Washington’ın IŞİD ile mücadeledeki SDG’ye ve NATO müttefiki olarak Türkiye’ye yönelik ikili taahhütlerini dengelemeye çalışırken Türkiye ile koordinasyonun devam edeceğinin altını çiziyorlar.