Kış mevsimi Kuzey Suriye’de etkisini göstermeye başlarken, milyonlarca yerinden edilmiş Suriyeli, aşırı kalabalık ve kaynakları yetersiz kamplarda daha da kötüleşen koşullarla karşı karşıya. Soğuk hava, yoksulluk, yetersiz barınma ve temel ihtiyaç malzemelerine sınırlı erişimle mücadele eden aileler için yeni zorluklar getiriyor.
İdlib’in kuzeyindeki El-Bekri kampında altı çocuğuyla birlikte harabe halde, kötü yalıtımlı bir çadırda yaşayan 45 yaşındaki Halid El-Talib, maddi zorluklar ve işsizlikle boğuşuyor. Ailecek bebek bezi dikimi yaparak çok az bir miktar gelir elde ederek temel ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyorlar. Geçen kış, Halid’in ailesi, bir yardım kuruluşundan 40 kilogram odun ve kompost edilmiş zeytin çekirdeklerinden yapılan “berin” kömürü almıştı; ancak bu miktar, ihtiyaçlarını tamamen karşılamasada yaralarına azda olsa merhem olmuştu . Bu yıl ise benzer bir yardım henüz ulaşmamış.Kuzey suriyede istihdam yetersizliği ve dünya genelindeki ekonomik sebepler alım gücünü her yıl dahada aşağıya çekmekte ve dolayısı ile Isınma malzemelerini almak ise bu yıl dahada zorlaşmış durumda: Bir ton fındık kabuğu 145 dolar, odun 160 dolar, berin ise 140 dolara satılmakta. Halid gibi aileler için ısınmak, artık bir hayalden öteye gidemiyor.
70 yaşındaki Fadda El-Arif, Harbanuş yakınlarındaki El-Lait kampında, kışa hazırlık için çaresiz yöntemler kullanıyor. “Çadırımı ısıtmak için naylon torbaları topladım, bu durumun sağlığım üzerinde zararlı olacağını bile bile,” diyor. Plastik tente beş yıldır değiştirilmediği için çadırı, geçen kış battaniyelerle kaplanmış olsa da su sızdırıyor.
Harbanuş kampından bir diğer sakin Mustafa El-Dibo, beş çocuğuyla birlikte düşen zeytin dallarını toplayıp ısınmaya çalışıyor, bazen kömür ve diğer güçlendirilmiş yakıt malzemeleri dahi ısınmada yetersiz kalırken incecik zeytin dalları nekadar ısıtabilir . Günlük sadece 100 Türk lirası (yaklaşık 2.9 dolar) kazanan Mustafa, çadırını su ve soğuğa karşı yetersiz kalan battaniyelerle yalıtmaya çalışıyor.
Yerel yardım kuruluşları ve devlet kurumları, bu sorunları çözmek için çeşitli programlar başlatmış durumda. Suriye Petrol Türevleri Genel Müdürlüğü Halkla İlişkiler Müdürü Ahmet El-Suleyman, kış yardımı projelerinin önemine dikkat çekti. Suriye Kurtuluş Hükümeti (SKH) tarafından yürütülen Yardım ve Isınma Kampanyası, yaklaşık 25.000 aileye ısınma malzemesi sağlamayı amaçlıyor. Ahmet El-Süleyman, “Kömür dağıtımına başladık ve kamp alanlarına yakın 12 merkez açtık, böylece yararlanacak ailelerin kömürü almasını kolaylaştırdık . Şiddetli Soğuklar tamamen başlamadan önce kömürü zamanında ulaştırmaya özen gösterdik,” dedi. Ancak bu çabalar, birçok kişi için krizin tüm boyutlarına çözüm olmaktan uzak kalıyor.
3 Kasım’da meydana gelen yoğun yağmur fırtınaları, zaten zorlu olan durumu daha da kötüleştirerek kuzeybatı Suriye’de yolları ve kampları su baskınlarına uğrattı. Suriye Sivil Savunması (Beyaz Miğferliler), 10 kampta yol ve 22 çadırda hasar meydana geldiğini bildirdi. Advan yakınlarındaki El-cura, Marat Misrin yakınlarındaki El-Huvaycah ve Halep’in batısındaki Musaibin ve Kosin El-Zaytun gibi kamplar özellikle etkilendi. Suriye Müdahale Koordinatörleri (SMK) ekibi, 39 kamp alanında 88 çadır, konut ve karavanın zarar gördüğünü bildirdi.
Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Koordinasyonu Ofisi (BMİYKO), kuzeybatı Suriye’nin özgürleştirilmiş bölgelerinde 5.1 milyon kişinin yaşadığını, bunlardan 4.27 milyonunun insani yardıma ihtiyaç duyduğunu belirtiyor. 2024 yılının Ocak ayı ile Ekim sonu arasında, yalnızca 920.000 kişiye yardım ulaşabildi ve bu, ihtiyaç duyanların yalnızca %27’sini kapsıyor. Kamplarda yaşayan 2.1 milyon kişiden sadece %16’sı yaklaşık 310.000 kişi yardım alabildi.
Gıda güvenliği de ciddi bir sorun haline gelmiş durumda; 3.64 milyon kişinin gıda yardımlarına ihtiyacı var. Bu yıl yalnızca %17’sine gıda yardımı yapılabildi. Halep’in kuzeyindeki Türk destekli Suriye Geçici Hükümeti (SGH) ve çoğunlukla İdlib merkezli Suriye Kurtuluş Hükümeti (SKH) farklı bölgeleri yönetiyor, ancak her iki yapı da devam eden rejim ve Rusya’nın askeri saldırıları nedeniyle benzer zorluklarla karşılaşıyor.
Türkiye ve Rusya tarafından garanti edilen önceki ateşkes anlaşmalarına rağmen, Esad, Rusya ve İran milislerinin saldırıları devam ediyor ve bunlar çoğunlukla SKH kontrolündeki bölgeleri hedef alıyor.Artan sürekli şiddet, yeterli yardımların olmamasıyla birleşince, kış mevsimi Kuzey Suriye’deki yerinden edilenleri daha da savunmasız hale getiriyor . Zaten kırılgan , hatta imkansız yaşam koşullarını daha da zorlaştırıyor adeta büyük bir felaketin ayaksesleri duyuluyor.