Avrupa Birliği (AB), Salı günü yaptığı açıklamada, Lübnan’daki çatışmaların artmasıyla Suriye’ye sığınan ve yerinden edilen yüz binlerce insanın acil insani ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla 5 milyon euro tahsis ettiğini duyurdu. Bu yardım, Suriyelilere ve Lübnanlılara gıda yardımı, sağlık hizmetleri ve korunma desteği sağlamaya odaklanacak.
AB Komisyonu’na göre, bu yeni yardım, halihazırda Suriye’de faaliyet gösteren AB’nin insani yardım ortakları aracılığıyla hızlı bir şekilde ihtiyaç sahiplerine ulaştırılacak. AB Kriz Yönetiminden Sorumlu Komiser Janez Lenarčič, Lübnan’da şiddet olaylarının artmasının ve Suriye’deki insani krizin yıkıcı sonuçlarından duydukları “derin endişeyi” dile getirerek, sivillerin korunması için uluslararası insani hukuka uyulması çağrısında bulundu.
AB’nin Suriye Özel Temsilcisi Michael Ohnmacht, yerinden edilme krizinin boyutuna dikkat çekerek, 400 binden fazla Suriyeli ve Lübnanlının evlerini terk ettiğini vurguladı. Ohnmacht, AB’nin insan haklarına ve Suriye’ye sığınan tüm kişilere onurlu bir yaşam sağlama taahhüdünü yineledi.
Avrupa temsilcileri ve büyükelçiler, geçtiğimiz günlerde Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin (BMMYK) Suriye temsilcisi Gonzalo Vargas Llosa ile bir araya gelerek Lübnan’dan kaçan mültecilerin karşılaştığı zorlukları ele aldı. AB, mültecilerin güvenli, gönüllü ve onurlu bir şekilde geri dönmeleri için uygun koşulların oluşturulmasının önemini vurguladı ve bu sürecin BM’nin standartları çerçevesinde yürütülmesi gerektiğini belirtti.
Son gelişmelere rağmen, AB Suriye politikasında kararlılığını koruyor. Bir sözcü, Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in Suriye için özel bir temsilci atama sürecini değerlendirdiğini, ancak henüz resmi bir karar alınmadığını bildirdi. Bu duyuru, eski AB Türkiye ve Mısır Büyükelçisi Christian Berger’in temsilci olarak atanacağı yönündeki iddiaların ardından geldi, ancak AB henüz bunu doğrulamadı ve sürecin devam ettiğini belirtti.
AB’nin Suriye’ye yönelik stratejik yaklaşımı, 2017/2018’de alınan Avrupa Konseyi kararları ve 2024 Nisan ayında pekiştirilen “üç hayır” ilkesine dayanıyor: Esad rejimi ile normalleşme yok, yaptırımların kaldırılması yok ve BM Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararı doğrultusunda anlamlı siyasi ilerleme sağlanmadan yeniden inşa yardımı yok.
AB sözcüsü, BMMYK’nin Suriye’de güvenli dönüş koşullarının henüz sağlanmadığını vurguladığını ancak gönüllü geri dönüşler için yapılandırılmış bir süreç üzerinde görüşmelere başladıklarını belirtti. Bu geri dönüşlerin özellikle güvenli ve istikrarlı kabul edilen bölgelere yönelik, katı güvenlik ve onurlu koşullar altında gerçekleştirilmesi amaçlanıyor.
AB’nin Suriye ve bölgedeki mültecilere destek taahhüdü, Ekim 2024’teki Avrupa Konseyi toplantısında da yinelendi. Liderler, yerinden edilen Suriyelilere daha fazla yardım sağlanması çağrısında bulundu. Ocak ile Ekim 2024 arasında ihtiyaç sahiplerine ulaşan yardımın sadece küçük bir kısmının karşılandığı belirtilerek, daha fazla desteğin aciliyetine vurgu yapıldı.
AB’nin beş milyon euroluk yardım paketi, bölgedeki devam eden çatışmalar sırasında MENA bölgesine yönelik insani yardım çabalarının bir parçası olarak öne çıkıyor. Lenarčič, AB’nin krizlere yanıt verme konusundaki rolüne dikkat çekerek, sivil halkın acı çekmesini önlemek için insani hukuk kurallarına uyulması gerektiğini belirtti.