
Suriye’nin kurtuluşunun ardından, kadın hakları ve topluma katılım, ülkenin geleceğini şekillendiren kritik konular arasında yer aldı. Suriye Geçici Hükümeti (SGH) yetkililerinin açıklamaları ve kadınların rolüne dair tartışmalar, eşitlik, gelenek ve ilerleme üzerine karmaşık bir diyaloğu gözler önüne seriyor.
Kadın Haklarına Destek Vurgusu
Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan El Şeybani, hükümetin kadın haklarına olan bağlılığını vurgulayarak, kadınların ülkeyi yeniden inşa etmedeki hayati rolüne dikkat çekti. El Şeybani, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Suriye kadınlarının topluma aktif katılımına inanıyoruz ve onların yeteneklerine güveniyoruz. Kadınların haklarını destekleyeceğiz ve onların davalarının yanında duracağız.”
“El Şeybani, ‘Suriye kadını, onurunun ve statüsünün korunduğu özgür bir vatan için uzun yıllar mücadele etti,’ ifadelerini ekleyerek, kadınların tüm haklarını desteklemek için çalışacaklarını belirtti.”
Tartışmalı Bir Vizyon
El Şeybani’nin açıklamaları geniş bir takdir toplarken, Geçici Hükümet’te Kadın İşleri Ofisi (AOK) Başkanı Ayşe El Debs’in sözleri ise yoğun tartışmalara yol açtı. Türk yayın organı TRT’ye verdiği röportajda El Debs, kadın hakları için İslami hukuka dayalı bir model geliştireceklerini belirterek, seküler ya da ithal modelleri reddettiklerini açıkladı.
El Debs, “Hazır ya da ithal modelleri benimsemeyeceğiz. Geleneklerimize ve medeniyetimize uygun özel bir model oluşturacağız,” dedi. Ayrıca uluslararası kuruluşların yürüttüğü eğitim programlarını eleştirerek, bu tür girişimlerin toplumda boşanma oranlarını artırdığını savundu. Bu açıklamalar, sosyal medyada ve Suriyeli aktivistler arasında tepkiyle karşılandı. Eleştiriler, El Debs’i devrim ve savaş sürecindeki kadınların katkılarını göz ardı etmekle suçladı.
Halk Tepkileri ve Eleştiriler
Eleştirmenler, El Debs’in vizyonunun, Suriyeli kadınların yaptığı fedakârlıkları küçümsediğini ve acil ihtiyaçlarına cevap vermediğini savundu. Bir yorumcu, “Kadını, sanki kendi keşfiymiş gibi ele alıyor ve her şeyi sıfırdan başlatmak istiyor,” şeklinde tepki gösterdi.
Gazeteci Rula Haydar ise El Debs’i, uzun vadeli çerçevelere odaklanırken acil sorunları görmezden gelmekle eleştirdi. “Serbest bırakılan kadın mahkumların sayısını kontrol edip, onların günlük, psikolojik, sağlık ve sosyal ihtiyaçlarını incelediniz mi?” diye sordu.
Bazı eleştiriler, El Debs’in niteliklerini sorgularken, kadın hakları konusunda çeşitli kesimleri temsil edecek daha kapsayıcı atamalar yapılması çağrısında bulundu.
El Debs’in Yanıtı
Eleştirilerin ardından El Debs, X platformunda yaptığı açıklamada, Suriye’nin özgün gelenekleri ve tarihine dayalı bir model oluşturma gerekliliğini savundu. “Amacımız, proaktif, yapıcı ve topluma katkı sağlayan bir Suriyeli kadın modeli yaratmaktır. Özgürlüğümüzle onlarca yıllık adaletsizliği, baskıyı ve dışlanmayı sileceğiz,” dedi.
Suriyeli kadınlar arasında birlik çağrısında bulunan El Debs, zorlukların üstesinden gelmek ve ülkenin yeniden inşasına katkıda bulunmak için dayanışmayı vurguladı. “Görev kolay değil, yol uzun ve zorluklar büyük. Ancak Allah’ın yardımı ve lütfuyla umutluyuz ve ilerliyoruz,” ifadelerini kullandı.
Gelenek ile Modernite Arasında Bir Dengede
Kurtarılmış Suriye’de kadın hakları konusundaki tartışmalar, geleneksel değerler ile modern eşitlik ve ilerleme arzuları arasındaki daha geniş gerilimleri yansıtıyor. Hükümet, kadınların davalarını destekleme taahhüdünde bulunurken, bu taahhütlerin, Suriye’nin mirasına saygı gösterirken kadınların kazanımlarını koruyacak politikalarla nasıl hayata geçirileceği merak konusu olmaya devam ediyor. Suriye yeniden inşa edilirken, kadınların rolü ulusal tartışmaların temel taşlarından biri olmaya devam edecek ve sadece toplumsal normları değil, aynı zamanda ülkenin gelecekteki kimliğini de şekillendirecek.