
Suriye’nin Esad rejiminin çöküşü ve devrilmesinin ardından siyasi geleceğini belirlemek amacıyla bir Ulusal Konferans hazırlıkları sürüyor. Yeni Suriye Geçici Hükümeti (SGH) tarafından öncülük edilen bu diyalog önerisi, lojistik ve siyasi engellerle karşılaşsa da, on yılı aşkın süredir devam eden savaşın bıraktığı yönetim boşluğunu ele almak için gerekli olarak tanımlanıyor.
Ünlü Orta Doğu uzmanı Dr. David Lesch, konferansın aciliyeti ve zorlukları hakkında Levant 24 (L24) ile yaptığı özel bir röportajda, “Yeni hükümet hızlı ilerliyor, bu önemli” dedi. “Siyasi boşluğun uzun sürmesi, bölücü pozisyonların ilerlemeyi engelleme olasılığını o kadar artırır.”
Stratejik Öncelikler
Konferans, kapsayıcılık, mezhepçilikten uzaklık ve azınlık hakları gibi yönetim ilkelerini belirleyen bir temel belge oluşturmayı amaçlıyor. Dr. Lesch, ulaşılabilir hedeflerin önemini vurgulayarak, “Bu, dikkatli ve iyi düşünülmüş bir süreç olmalı. Çok fazla söz vermeyin ama mümkünse aşırı performans gösterin” dedi.
Konferansı organize etmekle görevli hazırlık komitesinin, davetler ve gündem belirleme konusundaki yaklaşımı nedeniyle eleştirildiği bildiriliyor. Birçok paydaş, askeri aktörlerin geçiş yönetiminde baskın olmamasını sağlarken, Suriye’nin ulusal savunmasına entegre edilmesi gerektiğini savunuyor. Bu dengenin sağlanmaması, Sudan gibi askeri aşırılığın yeniden çatışmaya yol açtığı bir duruma düşülmesine neden olabilir.
Dr. Lesch, “Belirli gruplar için özel düzenlemeler, örneğin otonom bölgeler, uzun vadeli birliği engelleyebilir” diye uyardı. “Suriye’de bu, Türk çıkarları ve iç bölünmeler göz önüne alındığında özellikle hassas olacaktır.”
Siyasi Diyalogda Karmaşıklıklar
Konferans, istikrar için bir adım olarak övgü alsa da, uygulanması zorluklarla dolu. İç kaynaklar, davet yapısındaki anlaşmazlıklar ve çeşitli siyasi ve etnik grupların rolleri üzerindeki tartışmalar nedeniyle gecikmeler yaşandığını belirtiyor. Yeni hükümet, devrim döneminden bu yana tüm oluşumların artık feshedildiğini ve katılımın ulusal ilkelere dayalı olması gerektiğini savunuyor; bu, kontenjanlara veya bölünmelere dayanmamalı.
Ancak, Türkiye merkezli Ulusal Koalisyon ve Müzakere Organı gibi “muhalefet organlarının” kendilerini feshetme konusundaki isteksizliği, ilerlemeyi karmaşık hale getiriyor. Yeni yönetim, “Bu organlar sona erdi ve iş birliği yapılacak” diyerek, önceki kurumsal güç yapılarını sürdürmeyi reddetti.
Kamusal Duygu ve Yeni Politik Hayat
Şam’da yeni bir siyasi açıklık ortaya çıkmış durumda; vatandaşlar, kafelerde ve forumlarda tartışmalara katılıyor. Bu alanlar, Esad dönemindeki korkudan, Suriye’nin geleceği hakkında temkinli bir umut doğmasına geçişi yansıtıyor. Ancak, siyasi katılım için net kuralların yokluğu, uzun vadeli istikrar konusunda endişelere yol açıyor.
Dr. Lesch, meşruiyetin sağlanmasında Birleşmiş Milletler gibi uluslararası katılımın önemini vurgulayarak, “Temkinli bir şekilde umutluyum” dedi. “Yeni liderlik doğru şeyleri yapıyor ve söylüyor gibi görünüyor, ancak eylemler gerçek sınav olacaktır.”
Zorlu Bir Yol
Suriye’nin iyileşme yolu, ekonomik yıkım, devam eden güvenlik tehditleri ve yabancı orduların varlığı ile yüklenmiş durumda. Ulusal Konferans, kritik bir adım olarak görülse de, başarısı paydaşlar arasında uzlaşma sağlanmasına ve mezhepçiliğin veya askeri üstünlüğün tuzaklarından kaçınılmasına bağlı.
Suriyeliler, daha kapsayıcı ve güvenli bir gelecek umuduyla bakarken, uluslararası toplum ve yerel liderler, hala savaşın izleriyle boğuşan bir ulusun yeniden inşası sürecini dikkatlice yönetmek zorundadır. Böyle bir toplantının sonuçları, Suriye’nin geçmişinden daha istikrarlı ve birleşik bir döneme çıkıp çıkamayacağını belirleyecektir.