
Suriye hükümeti, Kuzeydoğu Suriye’nin Özerk Yönetimi (KSÖY) tarafından kontrol edilen bölgelerden gaz ithal etme konusunda bir anlaşma yaparak enerji sektöründe kontrolü pekiştirme yönünde önemli bir adım attı. Petrol ve Yeraltı Kaynakları Bakanlığı’nın medya sözcüsü Ahmed Süleyman tarafından doğrulanan bu girişim, ülkenin devam eden enerji krizine çözüm bulmayı ve elektrik üretimi için düzenli bir yakıt temini sağlamayı amaçlayan daha geniş bir stratejinin parçası olarak görülüyor.
Aşşarku’l-Avsat’a yaptığı açıklamada Süleyman, hükümetin enerji santrallerini çalıştırmak için gerekli gaz teminini güvence altına alma taahhüdünü vurguladı. SDG ile yapılan anlaşmayı, Suriye halkına fayda sağlamayı amaçlayan ekonomik bir adım olarak nitelendiren Süleyman, Petrol Bakanlığı’nın ülkenin doğal kaynakları üzerindeki kontrolü yeniden kazanmak için aktif bir şekilde çalıştığını belirtti.
Son yıllarda, Suriye petrol sektörü, başta ABD destekli ve PKK ile bağlantılı Suriye Demokratik Güçleri (SDG) olmak üzere çeşitli grupların kontrolündeki önemli petrol ve gaz sahaları nedeniyle parçalanmış durumda. Süleyman’a göre, bakanlık enerji sektörünü istikrara kavuşturmak için mevcut kaynakları güvence altına almak amacıyla uzun vadeli stratejiler geliştirmeyi öncelikli olarak görüyor. Hükümet ayrıca, petrol ve gaz sahalarına erişimi yeniden sağlamak, altyapıyı yeniden inşa etmek ve enerji dağıtımını iyileştirmek amacıyla ilgili taraflarla müzakerelerde bulunuyor.
Doğal gaz ithalatı anlaşması, Suriye’nin enerji kaynaklarını yeniden entegre etme çabalarının bir parçası olarak görülüyor. Petrol Bakanlığı, Kuzeydoğu Suriye’den petrol sevkiyatlarının yeniden başladığını duyurdu; bu, önceki rejimin çöküşünden sonra Şam’a yapılan bilinen ilk ham petrol transferi olarak kaydedildi. Reuters’a göre, bu sevkiyatlar Hasake ve Deyrizor’daki sahalardan geliyor, ancak anlaşmanın miktarları ve şartları hakkında detaylar henüz açıklanmadı.
Rumelan petrol sahasında bir kaynak, SDG’nin, bir süreliğine duraklatılan petrol ihracatını merkezi hükümete yeniden başlattığını söyledi. Güvenlik nedeniyle kimliğinin gizli tutulmasını isteyen bu kaynak, onlarca tankerle ham petrolün, Malikiye kırsalındaki Tal Adas istasyonundan Humus ve Banyas’taki rafinerilere taşındığını, günlük ihracat oranının ise 5.000 varilden fazla olduğunu belirtti.
Suriye hükümetinin ithalata olan bağımlılığı, ülkenin enerji sektöründeki devam eden zorlukları gözler önüne seriyor. Yaptırımlar ve mali riskler, büyük ölçekli petrol anlaşmalarını engelleyerek yetkilileri yerel aracıları kullanmaya zorluyor. Reuters, Suriye’nin 4,2 milyon varil ham petrol ve 100.000 ton yakıt ithal etmek için ihale açtığını ancak bu tekliflerin büyük petrol tüccarlarının ilgisini çekmediğini bildirdi.
Petrol ve gaz transferlerinin yeniden başlamasıyla, Petrol Bakanlığı enerji sektöründe istikrarı sağlamak, yerel ve uluslararası yatırımları çekmek amacıyla çalışmalarını sürdürüyor. Süleyman, altyapı rehabilitasyonu ve teknolojik modernleşmenin öncelikli hedefler arasında olduğunu, kaynakların en verimli şekilde kullanılmasını sağlamak ve kamu hizmetlerini iyileştirmek için çabaların sürdüğünü belirtti. Zorluklar devam etse de enerji kaynaklarının Şam’a yeniden akışı, Suriye’nin bölünmüş petrol ve gaz sektöründe kontrolü pekiştirmeye yönelik bir adım olarak değerlendiriliy