
Suriye İçişleri Bakanlığı (MoI), savaş sonrası dönemde hukukun üstünlüğünü sağlamak ve kamu düzenini yeniden tesis etmek amacıyla savaş suçlularını, eski rejim mensubu suistimalcileri ve organize suç şebekelerini hedef alan yoğunlaştırılmış bir güvenlik kampanyası başlattı.
İdlib’de Ziyad Kokaş Tutuklandı
1 Temmuz’da, İdlib vilayetinde görev yapan İç Güvenlik Güçleri, eski rejim albayı Ziyad Kokaş’ı tutukladı. Bakanlıktan yapılan resmi açıklamaya göre, Kokaş protestoların bastırılmasında ve muhalif bölgelere yönelik askeri operasyonların organize edilmesinde kilit bir rol oynamıştı. 2016 yılında emekli olan Kokaş, daha sonra Tümgeneral Suheyl Hasan komutasındaki 25. Tümen’e katılarak güvenlik operasyonlarına devam etmişti.
Tutuklama, yakın zamanda gözaltına alınan 3. Zırhlı Tümen eski komutanı Tümgeneral Muvaffak Nazir Haydar ile Lazkiye ve Tartus’ta Hava Kuvvetleri İstihbaratı eski direktörü Tuğgeneral Rami Munir İsmail’in yakalanmasıyla birlikte koordineli yürütülen operasyonların bir parçası. Her iki komutan da çatışmalar sırasında sivillere yönelik ciddi ihlallerden sorumlu tutuluyor.
Karm ez-Zeytun Katliamında Gelişme
Yetkililer ayrıca 2012 yılında Humus’ta gerçekleşen Kerm ez-Zeytun katliamıyla bağlantılı önemli bir kişiyi de yakaladı. Gözaltına alınan Hassan ed-Davva, olaylarda yer aldığını ve saha infazlarına, ev baskınlarına ve kundaklamalara katıldığını itiraf etti. Suriye İnsan Hakları Ağı’na (SNHR) göre bu eylemler, aralarında çocukların da bulunduğu en az 42 sivilin ölümüne neden oldu.
Davva’nın itirafları, sağ kurtulanlar ve mahalle sakinlerinin tanıklıklarıyla da örtüşüyor. Bu gelişme, sivil toplum grupları tarafından failleri yargılayacak geçiş dönemi adalet mekanizmasının kurulması yönünde çağrıların yeniden yükselmesine neden oldu.
Kaçakçılık ve Silahlı Çetelere Karşı Mücadele
Operasyonlar yalnızca üst düzey rejim yetkilileriyle sınırlı kalmadı. Deyrizor’da, güvenlik güçleri Mayadin kentinde füze taşıyan silah kaçakçılarını yakaladı. Ayrıca Humus’ta, Lübnan’a gönderilmek istenen güdümlü füzeleri içeren başka bir kaçakçılık girişimi engellendi. Bu girişimlerin, Hizbullah’la bağlantılı yerel gruplar tarafından gerçekleştirildiği öne sürüldü.
Yetkililer, bu operasyonların Suriye’nin sınırları üzerindeki egemenliğini yeniden tesis etme ve kaçakçılık ağlarını çökertme stratejisinin bir parçası olduğunu ifade etti. Bakanlık, silah ve uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadelede komşu ülkelerle iş birliğine açık olduklarını bildirdi.
Lazkiye vilayetinde ise, Beyt Yaşut’ta bir kaçırma girişimi sırasında yakalanan silahlı çete üyeleri gözaltına alındı. Son aylarda benzer çok sayıda çete de çökertildi.
Kurum İçi Reform ve Hesap Verilebilirlik
Saha operasyonlarının yanı sıra İçişleri Bakanlığı, güvenlik yapısını profesyonelleştirmeye yönelik reformlar da başlatmış durumda. 1 Temmuz’da Dera’da yapılan açıklamada, “kurumun itibarını zedeleyici ihlaller” gerekçesiyle 200’den fazla personelin görevden alındığı bildirildi. Bakanlığa göre bu ihraçlar, kamu güvenini yeniden kazanmayı amaçlayan sıkı bir hesap verilebilirlik sisteminin parçası.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, “Disipline ve hukukun üstünlüğüne bağlılık kendi saflarımızda başlamak zorundadır,” denildi. Deyrizor’da da rüşvet ve görevi ihmal gibi suçlamalarla 9 güvenlik görevlisi görevden uzaklaştırıldı.
Suriye, on yılı aşan savaşın ardından yeniden inşa sürecine girerken, yetkililer yürütülen güvenlik operasyonlarının hesap verebilirlik sağlama, suçu önleme ve devlet kurumlarını yeniden güçlendirme açısından kritik öneme sahip olduğunu vurguluyor.