Benzersiz bir tırmanışla, İsrail, Cumartesi günü kuzeybatı Suriye’deki İran ve Hizbullah askeri varlıklarına yönelik hava saldırıları başlatarak, ülke genelinde İran’ın etkisine karşı yürütülen mevcut kampanyada bir dönüm noktasına işaret etti. Bu, İsrail’in ilk kez İdlib’deki Esad rejimi ile devrimci gruplar arasındaki cephe hattına yakın Hizbullah ve İran destekli güçleri hedef almasıyla, İsrail’in Suriye’deki tüm bölgelerdeki İran askeri varlığını ortadan kaldırma amacını yansıttığını gösteriyor.
İsrail, sığınakları delebilen füzeleri kullanarak, Serakip çevresindeki stratejik Hizbullah ve İran destekli milislerin askeri üslerine, silah depolarına ve komuta merkezlerine saldırdı. Esad’a yakın SANA haber ajansı, bir askeri kaynağa dayanarak, saldırıların İdlib ve Halep’te birkaç askerin yaralanmasına ve maddi hasara yol açtığını doğruladı.
İdlib merkezli bir izleme grubu, İsrail füzelerinin İran’ın Devrim Muhafızları’na (İDM) bağlı milislere ait, Serakib’in sanayi bölgesindeki Saraya el-Areen, Saraya Ashura ve Asaib Ahl al-Haq gibi gruplara ait noktalara yönelik saldırılar düzenlediğini bildirdi. Grup, yedi milisin öldüğünü, 15’inin ise yaralandığını aktardı. Yerel kaynaklar, Serakip’in güneyindeki ek saldırıların, Kefer Amim’e giden yolda silah depoları ve karargahları hedef aldığını doğruladı.
Bu İsrail saldırıları, son bir ayda Şam ve Suriye-Lübnan sınırında İran bağlantılı tesislere yönelik benzer saldırıların ardından, bölgesel gerilimlerin arttığı bir dönemde gerçekleşti. Askeri analist Yusuf Hamoud, İdlib’deki saldırıların, İsrail’in Hizbullah’ın ikmal yollarını ve İran’ın askeri altyapısını bozma stratejisindeki evrimi yansıttığını belirtti. Hamoud, El-Araby El-Jadeed’e yaptığı açıklamada, “Saldırılar, İsrail’in İran varlığını, konumuna bakmaksızın hedef alacağına dair net bir mesaj veriyor,” dedi ve bu değişimin, İsrail’in kuzeybatı Suriye’de daha geniş operasyonlar düzenleyebileceğini gösterdiğini ifade etti.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SİHG), Serakip’te Hizbullah’a bağlı iki komuta merkezine yönelik saldırıların, bir ölüme ve altı yaralanmaya yol açtığını bildirdi. İdlib saldırılarıyla eş zamanlı olarak, İsrail uçakları, Halep’in El-Safira bölgesindeki önemli askeri tesislere saldırarak, burada uzun süredir İran’a ait insansız hava aracı üretimi ve füze geliştirme tesislerinin bulunduğu iddia edilen bir araştırma merkezini vurdu. SİHG’ye göre, El-Safira’daki Bilimsel Araştırmalar Merkezi yakınlarında patlamalar ve yangınlar rapor edildi. Bu merkez, İDMO’nin kontrolünde olan ve geniş yer altı depolama alanlarına sahip stratejik bir bölge olarak biliniyor.
El-Safira’daki Savunma Fabrikaları daha önce İsrail tarafından hedef alınmıştı, çünkü burada üretilen füzeler ve insansız hava araçları, İran’ın bölgedeki etkisi için kritik öneme sahip. Bu fabrikaların, kimyasal silah üretmek ve devrimden bu yana Esad’ın sivillere karşı kullandığı ölümcül patlayıcı varillerin imalatında kullanıldığı bildirilmişti.
İsrail saldırılarının ardından, Esad rejimi ve İran destekli milisler, Hizbullah da dahil olmak üzere, Etarib (Batı Halep) ve Serakip yakınlarındaki Sarmin gibi kurtarılmış bölgelere yönelik sivil hedeflere saldırılarda bulundu. Herhangi bir can kaybı bildirilmezken, Sarmin’deki bir sağlık klinğine yapılan topçu saldırısı, bölgede halihazırda zor durumda olan sağlık hizmetlerini aksattı.
SİHG, bu yıl Suriye’de İsrail’in 142 saldırı gerçekleştirdiğini ve bunların çoğunun, özellikle Suriye-Lübnan sınırında Hizbullah ve İran güçlerine ait yüzlerce hedefi vurduğunu kaydetti. Bu tırmanış, İsrail’in İran ve Hizbullah’a ait tesislere yönelik hava sahasını güvence altına almayı amaçlayan son çabalarının bir parçası olarak, Suveyda’daki Suriye radar tesislerine yapılan saldırıları da içeriyor.
Esad rejiminin Savunma Bakanlığı, son İsrail saldırıları hakkında herhangi bir açıklama yapmadı; bu durum, analistlerin, rejimin bu operasyonlara karşı koyma kapasitesinin sınırlı olduğuna dair değerlendirmelerinin bir yansıması olarak görülüyor. İranlı yetkililer ise saldırıları kınayarak, İsrail’i savaş suçlarıyla suçladı ve Batılı müttefiklerini İsrail’in saldırganlığını desteklemekle suçladı. İsrail’in saldırıları devam ederken, Esad rejimi, Suriye’deki İran askeri faaliyetlerini sınırlamak için artan bir baskı ile karşı karşıya kalıyor. Bu gelişmeler, bölgesel aktörlerin nüfuz kazanma ve askeri hedeflerini karşılıklı olarak engellemeye çalıştığı bir dönemde, İsrail’in İran güçlerine karşı daha geniş çaplı operasyonlar başlatabileceğine işaret ediyor.