
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Perşembe günü yaptığı açıklamada, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Galant hakkında tutuklama kararı çıkardığını duyurdu. Mahkeme, iki lideri Gazze’deki askeri operasyonlar sırasında savaş suçları ve insanlığa karşı işledikleri suçlardan dolayı tutuklamak istiyor.
UCM, Roma Statüsü’nün 18 ve 19. maddeleri kapsamında İsrail’in itirazlarını reddederek tutuklama kararını onayladı. Mahkeme, İsrail’in yetkisini tanımamasının bu kararları engellemediğini vurguladı. Başlangıçta gizli tutulan karar, tanıkların korunması ve soruşturmanın bütünlüğünün sağlanması amacıyla kısmen açıklandı. Mahkeme, iddiaların devam eden benzer eylemlerle ilişkili olması nedeniyle kamuoyunun bilgilendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Netanyahu ve Galant, savaş suçları kapsamında sivillerin aç bırakılması, cinayet, zulüm ve insanlık dışı eylemler gibi suçlardan sorumlu tutuluyor. İddialar, 8 Ekim 2023 ile 20 Mayıs 2024 tarihleri arasında Gazze’deki askeri operasyonlarda işlenen eylemleri kapsıyor. UCM’ye göre İsrail güçleri, Gazze’nin sivil nüfusunu hayatta kalabilmeleri adına gerekli olan yiyecek, su, yakıt ve tıbbi malzemelerden mahrum bırakmıştır.
Perşembe günkü gelişmelerde, Hamas’ın askeri kanadı Kassam Tugayları’nın lideri Muhammed Deif için de İsraillilere yönelik savaş suçları ve insanlığa karşı suçlardan dolayı bir tutuklama kararı çıkarıldı. Bu karar, Mayıs ayında UCM Savcısı Karim Ahmed Khan tarafından Netanyahu, Galant ve üst düzey Hamas yetkilileri Yahya Sinvar ile İsmail Heniyye hakkında talep edilen tutuklama kararlarının devamında çıkarılmış bulunmaktadır. Hamas, Netanyahu ve Galant’a yönelik kararları memnuniyetle karşılarken, Deif’e yönelik suçlamaları reddetti.
ABD, mahkemenin kararını sert bir şekilde eleştirerek “aceleci ve hatalı bir süreç” olarak nitelendirdi. Netanyahu, UCM’nin kararını “İsrail’e karşı alçakça bir saldırı” olarak değerlendirerek, ülkeyi savunmaya devam edeceğini belirtti. Galant ise bu kararın “terörle mücadele eden demokrasiler için tehlikeli bir emsal” oluşturabileceğini söyledi.
Avrupa ülkelerinden gelen tepkiler karışık oldu. AB Dış Politika Şefi Josep Borrell, UCM kararlarının üye ülkeler için bağlayıcı olduğunu vurgularken, Fransa, İngiltere ve Norveç gibi ülkeler uluslararası hukuka saygıyı teyit eden ancak tutuklama kararlarının uygulanıp uygulanmayacağına dair net bir tutum sergilemeyen açıklamalar yaptı. Türkiye ve Ürdün ise UCM’nin kararını destekledi. Ürdün Dışişleri Bakanı Ayman Safadi, kararın Filistinliler için adalete giden yolda bir adım olduğunu söyledi.
Bu karar, Gazze’de binlerce sivilin öldüğü ve yerinden edildiği çatışmalara ilişkin uluslararası incelemelerin arttığını gösteriyor. İsrail’in UCM’yi tanımaması ve iş birliği yapmayı reddetmesi nedeniyle kararların nasıl uygulanacağı belirsizliğini koruyor. Öte yandan, İsrail-Filistin çatışmasındaki savaş suçlarına dair hesap verebilirlik ve tarafsız soruşturmalar yapılması yönündeki çağrılar yeniden gündeme geldi.