
Suriye’de devam eden çatışmaların ardından, yeni köyler ve şehirler Suriye Kurtuluş Hükümeti (SKH) gibi devrimci kurumların yönetimi altına girdi. Bu özgürleştirilmiş bölgelerin birçoğunda Hristiyanlar gibi azınlık topluluklarının yaşadığı biliniyor ve bu toplulukların koşulları, uluslararası toplumun sıkça dile getirdiği bir endişe kaynağı olmuştur. Kuzey Suriye’nin özgürleştirilmiş bölgelerinde yaşayan Hristiyanların karşılaştığı durumları aydınlatmak amacıyla L24, Kınaya’dan Hristiyan bir rahip olan Joseph Angelo ile bir röportaj gerçekleştirdi. Rahip Angelo, Suriye Kurtuluş Hükümeti’nin (SKH) getirdiği değişiklikleri güvenlik, dini özgürlük ve mülk iadesi gibi konular üzerinden değerlendirirken, Suriye’deki ve yurtdışındaki Hristiyanlara umut ve dayanışma mesajı verdi.
L24: Suriye Kurtuluş Hükümeti’nin gelişiyle Hristiyanların durumu iyileşti mi?
Rahip Joseph Angelo: “Hristiyanlar için, Kurtuluş Hükümeti kurulmadan önce, topraklarımızı, evlerimizi ve geçim kaynaklarımızı ele geçiren birçok grup vardı. Durumumuz son derece kötü ve zordu. Ancak 2018 yılında Kurtuluş Hükümeti’nin kurulmasından sonra, onlarla olan ilişkilerimiz önemli ölçüde gelişti. Kurtuluş Hükümeti’ndeki kardeşlerimizle aramızdaki ilişkilerin doğasında gözle görülür bir ilerleme kaydedildi. Hristiyanlar ve vatandaşlar olarak statümüz, hükümetin kurulmasıyla kesinlikle değişti.”
L24: Azınlık İşleri Müdürlüğü’nün güvenlik, dini özgürlük ve mülklerin iadesi konusunda yaptığı çalışmalar nelerdir?
Rahip Joseph Angelo: *“Azınlık İşleri Müdürlüğü’nün güvenliğimizle ilgili durumuna gelince, şükürler olsun, artık iyiyiz ve kendimizi tamamen güvende hissediyoruz. Karşılaştığımız her türlü sorunla ilgileniyorlar. Dualarımızı kiliselerde yapıyoruz ve dışarıda başka bir şeyle uğraşmıyoruz. Kiliselerde tatiller ve özel günler dahil tüm dini uygulamalarımızı normal şekilde yerine getiriyoruz.
Mülklere gelince, özgürleştirilen bölgelerdeki köylerde veya kasabalarda yaşayan sakinlere ve onların kardeşleri ile akrabalarına ait mülklerin ve arazilerin iadesi için çalışmalar başladı. Özgürleştirilen bölgelerdeki Hristiyan kardeşlerimize, özellikle Halep’tekilere, evlerinde kalmalarını ve burayı terk etmemelerini tavsiye ediyoruz. Bizim bir sözümüz var: ‘Evinizi terk ederseniz, kaybedersiniz.’ Halep’in özgürleştirilen bölgelerinin burada yaşadığımız gibi olacağına inanıyoruz. Evlerimizde tam bir özgürlükle yaşıyoruz ve günlük işlerimizi sürdürüyoruz. Kesinlikle onlar da, hatta belki daha iyi bir şekilde, yaşayacaklardır. Çünkü Halep, büyük bir Hristiyan nüfusuna sahip büyük bir şehir.”*
L24: Halep’teki Hristiyanlara bir mesajınız var mı? Kalmalarını tavsiye eder misiniz? Neden?
Rahip Joseph Angelo: “Tüm kardeşlerimizin Halep’te kalmalarını ve kesinlikle orayı terk etmemelerini umut ediyoruz. Bizim için kimin yönettiği önemli değil, ister Suriye dışından ister içinden olsun. Onların kim oldukları umurumuzda değil. Hristiyanlar olarak, bir yasal sorun ya da anlaşmazlık yaşarsak, mahkemeye başvurabilir veya güvenlik mekanizmaları aracılığıyla çözebiliriz.”
L24: Suriye dışındaki birçok kişi mevcut hükümetin İdlib’de Hristiyanlara baskı yaptığını söylüyor. Sizin deneyimleriniz nasıl?
Rahip Joseph Angelo: “Tehdit edildiğimiz iddiaları doğru değil. Evet, devrimin başlangıcında her biri bağımsız olarak hareket eden farklı gruplar vardı. Ancak hükümet kurulduktan sonra, şükürler olsun, artık güvenlik içinde yaşıyoruz ve hükümetle ilişkilerimiz iyi.”
L24: Uluslararası topluma bir mesajınız var mı?
Rahip Joseph Angelo: “Suriye dışındaki tüm aktif tarafların veya uluslararası toplumun bize ya da yaşadığımız bölgeye destek vermesini umut ediyoruz. Şu anda huzur, güvenlik ve ekonomik istikrar içinde yaşıyoruz ve durumumuz diğer bölgelere kıyasla çok daha iyi. Şükürler olsun, durumumuz iyi ve giderek iyileşiyor. Bize müdahale edilmemesini istiyoruz ve Tanrı’ya şükür, iyi durumdayız.”