
Yeni kurulan Suriye Ulusal Konferansı Hazırlık Komitesi, yapısı, seçim süreci ve hedefleri konusundaki belirsizlikler nedeniyle eleştirilerin odağında. Çarşamba günü Suriye Cumhurbaşkanlığı tarafından duyurulan komite, ülkedeki geçiş sürecini şekillendirmek amacıyla farklı siyasi, toplumsal ve kültürel kesimlerin temsilcilerini bir araya getirecek bir ulusal diyalog organize etmekle görevlendirildi. Ancak konferansın tarihi, gündemi ve katılımcıların nasıl belirleneceği gibi kritik detaylar halen netleşmiş değil.
Yedi kişiden oluşan komitede beş erkek ve iki kadın yer alıyor: Hasan Daghim, Mahir Alluş, Muhammed Mustat, Yusuf Hacer, Hind Kabvat, Huda Atassi ve Mustafa Musa. Komitenin temel görevi, ülke genelindeki siyasi gruplarla temas kurarak ulusal konferansa katılım süreçlerini belirlemek. Şam’daki kaynaklara göre, katılım kriterlerine ilişkin görüşmeler devam ederken, nihai kararlar henüz alınmış değil.
Komite Üyelerinin Siyasi ve Bölgesel Çeşitliliği
Komite üyeleri, farklı siyasi ve bölgesel geçmişlere sahip isimlerden oluşuyor. Daghim, İslami çalışmalar alanında uzman olup, daha önce Suriye Milli Ordusu’nun (SMO) Manevi Rehberlik Dairesi’nde görev yaptı. Alluş, yazar ve araştırmacı kimliğiyle, silahlı gruplar arasındaki anlaşmazlıklarda arabuluculuk rolü üstlendi. Mustat, insan kaynakları ve liderlik geliştirme alanlarında uzman. Hacer, geçmişte Heyet Tahrir el-Şam’ın (HTŞ) siyasi ofisinin başkanlığını yürüttü. Musa, kuzeybatı Suriye’deki Suriye Kurtuluş Hükümeti’nde (SKH) üst düzey yöneticilik yaptı. Kabvat, Şam kökenli bir sivil aktivist, Atassi ise Humus doğumlu bir mimar olup, insani yardım ve sosyal savunuculuk alanlarında çalışmalar yürüttü.
Suriye Cumhurbaşkanlığı, diyalog konferansını “Esed sonrası Suriye’yi kapsayıcı bir siyasi süreçle inşa etmek için tarihi bir fırsat” olarak tanımladı. Konferansın, geçiş dönemi boyunca yönetim için bir anayasal çerçeve belirlemesi, ardından kalıcı bir anayasa taslağı hazırlanması ve nihayetinde başkanlık ile parlamento seçimlerine zemin oluşturması bekleniyor.
Kürt Temsiliyeti Konusunda Belirsizlik
Konferansla ilgili en kritik konulardan biri, Suriye’deki Kürt grupların süreçte nasıl bir rol oynayacağı meselesi. PKK ile bağlantılı olduğu belirtilen Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile yeni yönetim arasındaki gerilimler, kuzeydoğu Suriye’nin geleceğine dair müzakereleri sekteye uğrattı. Kürt Ulusal Konseyi’nin (KUK) davet edilmesi beklenirken, yeni hükümete karşı tutumu belirsizliğini koruyor. Öte yandan, SDG içinde baskın konumda olan Demokratik Birlik Partisi’nin (PYD), PKK ile fazla yakın olmakla suçlanması, olası katılımını daha da karmaşık hale getiriyor.
Uzmanlar Erken Sonuç Çıkarılmaması Gerektiği Konusunda Uyarıyor
Siyasi analistler, hazırlık komitesinin etkinliği hakkında kesin yargılara varmak için henüz erken olduğunu belirtiyor. Suriyeli siyasi araştırmacı Hazem Nahar, The New Arab gazetesine verdiği demeçte, “Komitenin etkisini değerlendirmek için çok erken. Yetkileri ve katılımcıları belirleme kriterleri halen net değil” dedi. Nahar, Suriye’nin siyasi, etnik ve toplumsal tüm bileşenlerinin adil bir şekilde temsil edilmesi gerektiğine dikkat çekerek, siyasi partiler yerine bireylerin davet edilmesinin daha kapsayıcı bir model oluşturabileceğini ifade etti.
Başka bir araştırmacı olan Abbas Şerife ise, komitenin konferansa katılacak üyelerin seçiminde net ve katı kriterler belirlemesi gerektiğini söyledi. Şerife, konferansın meşruiyet kazanabilmesi için bölgesel, siyasi ve dini çeşitliliğin sağlanmasının şart olduğunu vurguladı.
ABD’den “Dış Müdahaleden Bağımsız Geçiş Süreci” Çağrısı
Suriye ulusal diyaloğa hazırlanırken, ABD, “dış müdahaleden bağımsız ve kapsayıcı bir siyasi geçiş süreci” çağrısında bulundu. Şiddet Yanlısı Aşırıcılığın Önlenmesi Uluslararası Günü dolayısıyla bir açıklama yapan ABD’nin Şam Büyükelçiliği, Suriye’nin “uluslararası terörizmin kaynağı haline gelmemesi ve dış güçlerin manipülasyonuna açık olmaması” gerektiğini belirtti. Açıklamada, Suriye’deki geçiş sürecinin halk tarafından şekillendirilmesi gerektiği ve yabancı aktörlerin çıkarlarının sürece yön vermemesi gerektiği vurgulandı.
“Hayalini Kurduğumuz Suriye’yi İnşa Edeceğiz”
Konferansın organizasyonuna yönelik belirsizlikler devam etse de, birçok Suriyeli bunu onlarca yıllık otoriter yönetimin ardından yeni bir yönetim yapısının oluşturulması yönünde önemli bir adım olarak görüyor. Hazırlık komitesi görüşmelerine başlarken, bu sürecin başarısı, şeffaf, kapsayıcı ve temsili bir yapı oluşturulup oluşturulamayacağına bağlı olacak.
Komite üyesi Huda Atassi, X platformundaki paylaşımında, ulusal diyalog sürecine dair iyimserliğini dile getirerek, Suriyelilerin adalet ve onur taleplerinin ele alınması için bunun bir fırsat olduğunu ifade etti. “Gerçek değişim, toplum ve karar alıcıların anlamlı bir diyalog içinde olmasıyla başlar” diyen Atassi, “Hayalini kurduğumuz Suriye’yi inşa etmek için elimizden geleni yapacağız” mesajını verdi.