
Tarihi bir anlaşmada, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ve Suriye Demokratik Güçleri (SDF) Komutanı Mazlum Abdi, Kuzey-Doğu Suriye’deki sivil ve askeri kurumların merkezi hükümete entegrasyonunu içeren bir anlaşma imzaladı. Suriye Arap Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanlığı tarafından duyurulan anlaşma, Suriye’nin toprak bütünlüğünü vurgulamakta ve herhangi bir bölünme biçimini reddetmektedir.
Anlaşmanın Temel Maddeleri
Sekiz ana maddeden oluşan bu anlaşma, tüm Suriyelilerin siyasi katılım haklarını güvence altına almakta, Kürt toplumunu Suriye’nin ayrılmaz bir parçası olarak kabul etmekte ve onların anayasal ve vatandaşlık haklarını sağlamaktadır. Ayrıca, ülke genelinde bir ateşkes ilan edilmekte ve yerinden edilen Suriyelilerin devlet tarafından sağlanacak koruma eşliğinde geri dönüşü planlanmaktadır.
Buna ek olarak, Kuzey-doğu Suriye’deki tüm sivil ve askeri kurumlar — sınır kapıları, havaalanları ve petrol ve gaz sahaları da dahil olmak üzere — devlet yönetimine alınacaktır. Anlaşma, yıl sonuna kadar uygulanmasını denetleyecek yürütme komitelerinin kurulmasını öngörmektedir.
SDG lideri Abdi, anlaşmayı “tüm bileşenlerini kucaklayan ve iyi komşuluk ilişkilerini sağlayan yeni bir Suriye inşa etmek için gerçek bir fırsat” olarak nitelendirdi. Suriye Demokratik Konseyi (SDG) de bu duyguyu paylaştı ve ulusal ortaklık ile siyasi adalet ihtiyacını vurguladı. Abdi, Cumhurbaşkanı Şara’nın liderliğini, Suriye’nin yeni bayrağını ve ülkenin toprak bütünlüğünü kabul ettiklerini yineledi, birleşik bir ordu ve tek bir kurumsal çerçevenin gerekliliğine dikkat çekti.
SDG’nin Savunma Bakanlığı’na (SSB) entegre edilmesi gerektiğini, ancak askeri strateji ve uygulama üzerinde etkisi olması gerektiğini belirtti. Abdi, tüm bölgelerde merkezi olmayan bir yönetimi savundu. Şam’ın Kürt haklarını görüşmeye açık olduğunu belirtti, ancak detayların henüz netleşmediğini ifade etti. İran ile işbirliği yapmayı reddetti, ancak IŞİD ile mücadelede SSB ile işbirliğine açık olduğunu belirtti.
Bölgesel ve Uluslararası Tepkiler
Anlaşma, Suriye genelinde geniş bir onayla karşılandı ve Deyri Zor, Haseke, Rakka, Hama, Şam ve Halep’te kutlamalar yapıldı. Halk, büyük meydanlarda toplanarak Suriye bayrakları salladı ve anlaşmaya desteklerini dile getirdi. Güvenlik güçleri, Tartus gibi şehirlerde kutlamaları yönetmek için konuşlandırıldı.
Komşu Ürdün, anlaşmayı Suriye’nin egemenliği ve istikrarı için bir adım olarak karşıladı. Ürdün Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Sufyan Kudah, ülkesinin Suriye’nin geçiş dönemini aşmasında destek olmaya devam edeceğini yineledi. Katar ve Suudi Arabistan da bu hamleyi övdü, her iki ülke de birleşik bir Suriye devletinin önemini vurguladı.
Stratejik Sonuçlar
Anlaşma, Suriye hükümeti için önemli bir zaferi işaret ediyor, ülkenin kuzeydoğusundaki etkisini güçlendirirken, ulusal birliğe olan bağlılığını pekiştiriyor. Ayrıca, Cumhurbaşkanı Şara’yı, yıllarca süren çatışmaların ardından Suriye’yi konsolide etmeye odaklanan bir lider olarak konumlandırıyor.
Kaynaklar, ABD yetkililerinin anlaşmanın sağlanmasında rol oynadığını ve özellikle Amerikan askeri liderlerinin Suriye’den olası bir asker çekilmesini işaret ettiğini belirtiyor. Anlaşma, sahil bölgesinde ölümcül bir saldırının ardından güvenlik endişelerinin arttığı bir dönemde geliyor, bu da ulusal uyumun önemini daha da pekiştiriyor.
Yürütme komitelerinin çalışmalarına başlamasıyla, analistler anlaşmayı, Suriye’nin ekonomi ve güvenliğini stabilize etmede kilit bir adım olarak görüyor. Ayrıca, bu hamle, Şam’ın uluslararası diplomasi alanındaki konumunu güçlendiriyor ve Batı yaptırımlarını hafifletmeye yönelik çabalarına yardımcı olabilir.