İsrail’in Suriye’nin güneyindeki yasa dışı askeri operasyonları giderek şiddetleniyor. İsrail işgal güçleri, 3 Mart’ta Kuneytra kırsalındaki Cadida kasabasına girerek Muallaka ve Mecduliye’ye yönelik önceki baskınlarının ardından ilerleyişini sürdürdü. İsrail ordusu, Mecduliye’de bir kontrol noktası kurarken Ruvahine, Resm el-Halebi ve Neba es-Sahr yolu boyunca varlığını genişletti.
İsrail Suriye’de İşgalini Genişletiyor
Bu tırmanış, özellikle Dera’daki Tafas kenti üzerinde yoğunlaşan keşif uçuşlarıyla dikkat çekiyor. Son haftalarda İsrail güçleri, Hermon Dağı’ndan Yermük Havzası’na uzanan bir hat boyunca askerî üsler inşa etmeye başladı. Bu bölgelerde elektrik şebekeleri ve lojman gibi altyapı unsurlarının kurulduğu belirtilirken, İsrail’in uzun vadeli bir askerî varlık oluşturmayı hedeflediği ifade ediliyor.
Dera’nın Yermük Havzası’nda yaşayanlar, İsrail askerlerinin çok sayıda baskın düzenlediğini aktarıyor. Aktivistler, birçok kasabada gerginliğin arttığını ve silahlı grupların İsrail ilerleyişine karşı harekete geçtiğini bildiriyor. Yerel kaynaklar, İsrail ordusunun belirli kişileri veya silah depolarını arıyor olabileceğini öne sürüyor.
İsrail basını, Tel Aviv’in Suriye içinde Şam’a kadar uzanan üç ateş ve gözetleme bölgesini kontrol ettiğini belirtiyor. İsrail ordusunun, yaklaşık 40 bin Suriyeli sivilin yaşadığı bu bölgeleri denetleyerek Şam yönetiminin güneydeki hâkimiyetini sağlamasını engellediği ifade ediliyor.
Hava Saldırıları Askeri Hedefleri Vurdu
İsrail ordusu, pazartesi gecesi ile salı sabahı arasında Suriye’de 41 hava saldırısı düzenleyerek son iki ayın en büyük hava harekâtını gerçekleştirdi. Saldırılar, Suriye ordusuna ait radar sistemleri, askeri karargâhlar ve silah depolarını hedef aldı. İsrail kaynakları, operasyonların Suriye ordusunun oluşturduğu tehditleri ortadan kaldırmaya yönelik olduğunu öne sürdü.
İsrail savaş uçakları, Suriye ordusuna ait önemli askeri noktaları bombaladı. Hedef alınan yerler arasında Cebab’daki 89. Alay kışlası, İzra’daki 12. Tugay ve Kuneytra kırsalındaki 90. Tugay bulunuyor. Ayrıca, Süveyda kırsalındaki Halkhala askerî havaalanı salı öğleden sonra bombalandı. Bazı noktalar birden fazla kez vurulurken, İsrail’in askeri harekâtının boyutu gözler önüne serildi.
İsrail yetkilileri, saldırıları “muhtemel tehditlere karşı önleyici tedbirler” olarak nitelendiriyor. Savunma Bakanı Yisrael Katz, operasyonların Suriye’nin güneyini Lübnan’a benzer bir güvenlik tehdidine dönüşmeden önce kontrol altına almak için gerçekleştirildiğini savundu. Başbakan Benjamin Netanyahu da bu yaklaşımı destekleyerek, Suriye’nin güney bölgelerinin “askerden arındırılması” çağrısında bulundu.
İsrail’e Karşı Artan Tepkiler
İsrail’in askeri operasyonları, Suriye’de geniş çaplı tepkilere neden oldu. Tafas kentinde düzenlenen gösterilerde halk, İsrail’in işgalini kınayarak saldırıların sona ermesini talep etti. Protestocular, Suriye’nin toprak bütünlüğüne vurgu yaparak, ülkenin bölünmesine yönelik herhangi bir girişimi reddettiklerini belirtti.
İsrail, operasyonlarını “ulusal güvenlik” gerekçesiyle meşrulaştırmaya çalışsa da Suriye içindeki tepkiler ve uluslararası gözlemciler tarafından eleştiriliyor. Bazı raporlar, İsrail’in Suriye’deki iç çatışmalardan faydalanarak askeri etkisini artırmayı amaçladığını öne sürüyor.
Bölgede tansiyon giderek yükselirken, Suriye İsrail’in daha geniş güvenlik stratejisinin merkezinde yer almaya devam ediyor. Artan askeri operasyonlar, yeni çatışma ihtimalini kuvvetlendirirken, sivillerin giderek daha fazla tehlike altında kaldığı belirtiliyor.
