
Suriye yetkilileri bu hafta Dera vilayetinde büyük çaplı bir uyuşturucu kaçakçılığı operasyonunu engelleyerek, son ayların en büyük baskınlarından birinde 800.000’den fazla hap ele geçirdi. İçişleri Bakanlığı’na bağlı Narkotik Suçlarla Mücadele Dairesi, operasyonu 6 Mayıs’ta bakanlığın resmi Facebook sayfasında yaptığı açıklamayla duyurdu.
Bakanlık, bu operasyonu güney Suriye’de düzeni sağlamak ve uyuşturucu kaçakçılığını engellemek için yürütülen daha geniş bir kampanyanın parçası olarak nitelendirdi. Açıklamada ele geçirilen hapların türü belirtilmedi ancak bölge uzun süredir güçlü bir amfetamin türü olan Captagon üretimi ve kaçakçılığıyla anılıyor.
Eski Rejim Bağlantılı Şüpheli Tutuklandı
Ayrı bir operasyonda, Tartus Güvenlik Müdürlüğü, Beşar Esed döneminin önemli isimleriyle yakın bağları bulunan emekli Albay Salim İskender Tarraf’ı tutukladı. Tarraf, Halep’teki 123. Cumhuriyet Muhafızları Tugayı’nı komuta etmiş ve daha sonra Dera’nın Sanameyn kentinde Devlet Güvenlik Şubesi’ni yönetmişti.
İçişleri Bakanlığı, Tarraf’ın adının Tuğgeneral İssam Zahreddin ile birlikte çeşitli suç faaliyetlerine karıştığını iddia etti. Tarraf’ın, görev süresi boyunca Hizbullah üyelerinin güney Suriye’ye girişini kolaylaştırdığı ve yabancı destekli gruplarla “doğrudan ve yakın bağlar” sürdürdüğü öne sürüldü. Ayrıca, Mart ayında sahil bölgesinde güvenlik personeline yönelik bir saldırıyla bağlantılı kişileri işe almakla suçlandı. Tarraf’ın yargı süreci başlatılmak üzere Cumhuriyet Savcılığı’na sevk edildiği belirtildi.
Yolsuzluk Mirasıyla Hesaplaşma Çabaları
Dera’daki uyuşturucu operasyonu ve Tarraf’ın tutuklanması, Suriye’nin yeni hükümetinin eski rejim döneminde güçlenen kaçakçılık ağlarının kalıntılarını ortadan kaldırma çabalarının bir parçası. Yetkililer son aylarda Şam kırsalı ve Humus’ta uyuşturucu fabrikalarının basıldığı operasyonlar da dahil olmak üzere birden fazla vilayette hedefe yönelik operasyonlar düzenledi.
Eski rejim döneminde uyuşturucu kaçakçılığının büyük kısmı, sınır ötesi narkotik trafiğini vekil ağlar üzerinden yönettiği iddia edilen güçlü bir askeri birim olan 4. Tümen’le bağlantılıydı. Birimin etkisinin azalmasıyla, kolluk kuvvetleri artık Esad rejimi döneminde “dokunulmaz” kabul edilen dosyaları takip edebiliyor.