
3 Haziran Salı gecesi, Suriye’nin Dera vilayetinden fırlatılan iki roketin işgal altındaki Golan Tepeleri’ndeki boş arazilere düşmesiyle gerilim tırmandı. Bunun üzerine İsrail, güney Suriye’ye topçu ve hava saldırıları düzenledi. Bu çatışma, Esed rejiminin düşmesinin ardından Aralık ayında iktidara gelen Suriye Devlet Başkanı Ahmed Şara dönemindeki ilk sınır ötesi saldırı olarak kayıtlara geçti.
Saldırganlar Belirsiz, İsrail’in Tepkisi Sert Oldu
İsrail ordusu, roketlerin can kaybına yol açmadan açık arazilere düştüğünü doğruladı. Buna karşılık olarak İsrail güçleri, Saham el-Golan, Yermük Havzası ve Tel el-Mal gibi çeşitli bölgeleri topçu ateşine tutarken, insansız hava araçları da bölgede keşif yaptı. Çarşamba sabahının erken saatlerinde ise Dera ve Kuneytra’daki silah depolarını hedef alan hava saldırıları gerçekleştirildi.
Kendilerine “Şehit Muhammed ed-Deyf Tugayları” adını veren bir grup, roket saldırısının sorumluluğunu üstlendi. Hamas’ın eski askeri komutanının adını taşıyan bu iddia bağımsız olarak doğrulanamazken, Hamas grubun kendileriyle bir bağlantısı olmadığını açıkladı. Analist Charles Lister ise, İran bağlantılı ve Şubat ayında ortaya çıkan “Ketaib Evveli el-Bass” adlı bir başka grubun da sorumluluk iddia ettiğini belirtti.
Sorumluluk Konusunda Çelişkili Açıklamalar
İsrail Savunma Bakanı İsrail Katz, tüm sorumluluğu Suriye hükümetine yükledi: “İsrail Devleti’ne yönelik herhangi bir tehditten ve ateşten Suriye cumhurbaşkanını doğrudan sorumlu tutuyoruz” dedi ve “tam bir yanıt” geleceği uyarısında bulundu.
Suriye Dışişleri Bakanlığı ise İsrail’in suçlamalarını reddetti: “İsrail tarafına yönelik bombardıman iddialarının doğruluğu henüz teyit edilmedi” açıklamasını yaparak, “Suriye, bölgedeki hiçbir tarafa tehdit oluşturmamıştır ve oluşturmayacaktır” ifadelerini kullandı. İsrail saldırılarını “açık bir egemenlik ihlali” olarak nitelendirdi.
Lister, İsrail hükümetinin tutumunu eleştirdi: “Ahmed Şara’yı yeni güvenlik tehditlerinin ortaya çıkmasından ‘kişisel olarak sorumlu’ tutarken, aynı zamanda Suriye’yi zayıflatmaya çalışıyor ve güvenlik güçlerinin güneyi tamamen boşaltmasını talep ediyorsanız, bu tutarlı bir politika değildir” dedi.
ABD’li Milletvekili Suriye Hükümetine Erişim Desteği Verdi
ABD’li Cumhuriyetçi Kongre Üyesi Joe Wilson, gelişmeler hakkında görüş bildirdi: “Yeni Suriye hükümetinin Başkan Trump’a verdiği taahhütleri yerine getirebilmesi için (Suriye) Savunma Bakanlığı’nın ülkenin tamamında faaliyet gösterebilmesi gerekiyor” dedi. “Suriyeli yetkililer, İsrail’e tehdit oluşturmayacaklarını açıkça belirtti. Güvenlik güçlerinin belirli bölgelere erişiminin kısıtlanması, kötü niyetli aktörler tarafından istismar edilecektir.”
Lister, saldırının Esed’in düşüşünden bu yana nadir görülen bir sınır ötesi ateş olduğunu, ancak İsrail’in Suriye’deki askeri faaliyetlerinin yoğunlaştığını vurguladı: “Aynı yedi aylık dönemde İsrail, Suriye’de 818 hava ve topçu saldırısı düzenledi, 212 kara harekatı gerçekleştirdi ve ek 220 kilometrekarelik toprağı işgal etti.”
Suçlamalar devam ederken, hem Şam hem de Tel Aviv tetikte. Suriyeli yetkililer, uluslararası topluma İsrail’in “saldırganlığını” durdurma çağrısı yaparken, İsrail kuzey sınırından gelecek “tehditlere” tahammül etmeyeceğini ısrarla vurguluyor.