
Kara ve Deniz Limanları Genel İdaresi ile Fransız CMA CGM şirketi arasındaki anlaşmanın imza töreni. Şam, Cumhurbaşkanı Ahmed Şara’nın da katılımıyla. (L24/Sosyal Medya)
2025 yılında Suriye, savaştan uluslararası yatırımlar için cazip bir merkeze dönüşerek köklü bir dönüşüme sahne oldu. Bu dönüşüm, yaptırımların kaldırılması ve iddialı kurumsal reformlara bağlandı. Ekonomi ve Sanayi Bakanı Nidal Şaar, savaş yıllarının ardından dikkate değer bir ilerleme sağlayacak modern bir ekonomi inşa etmeye yönelik kapsamlı bir planı açıkladı.
Toplam maliyetin 1 trilyon doları aşması beklenen plan, modern altyapı kurmayı ve Suriye’nin tarihi sanayi ve ticaret dokusunu canlandırmayı hedefliyor. Plan, özel sektörün kalkınma ve ekonomik toparlanma sürecinde kilit bir ortak olarak katılımını artırıyor.
Anlaşmalar Uluslararası Güveni Artırıyor
Yeniden inşadan, elektrik, petrol ve turizm gibi hayati sektörlerin rehabilitasyonuna kadar uzanan bu süreçte rakamlar kendi kendini anlatmaya başladı ve Suriye’nin bölgesel bir ekonomik aktör olarak yeniden sahneye çıkışını müjdeliyor. Yaptırımların sona ermesiyle, Suriye’ye 400 milyar dolarlık dev yatırımların kapısı açılmış oldu.
Uluslararası bir konsorsiyumla (Katar, Türkiye ve ABD menşeli) 5.000 megavat üretim kapasitesine sahip doğalgaz türbinleri ve güneş enerjisi santralleri kurmak için 7 milyar dolarlık bir anlaşma imzalandı. Ayrıca, Birleşik Arap Emirlikleri’nden DP World ile birlikte Tartus Limanı’nın geliştirilmesi duyuruldu. Bu kapsamda limanın bölgesel bir ticaret merkezi olarak rolünün artırılması amacıyla 800 milyon dolarlık yatırım planlandı.
Şam Menkul Kıymetler Borsası yeniden açıldı, Türkiye ile 14 yıl aradan sonra uçuşlar yeniden başladı ve Dünya Bankası iş birliğiyle ulaşım ağı genişletildi. Fransız şirketi CMA CGM de Lazkiye Limanı’nın geliştirilmesi için 262 milyon dolarlık yatırım açıkladı.
Kurumsal Reformlar ve Eşi Görülmemiş Yatırımlar
2025 yılında hükümet, yatırımcılara çeşitli cazip teşvikler sunan yeni bir yasa çıkaracak. Bu teşvikler arasında vergi muafiyetleri, kârların serbestçe yurt dışına aktarılması ve yatırım tesislerinde tam yabancı mülkiyet hakkı yer alacak. Yasa, uyuşmazlıkların uluslararası tahkim yoluyla çözülmesini öngören mekanizmaları da içerecek.
Ayrıca, altyapı, yenilenebilir enerji, imalat (özellikle ilaç ve tekstil), finansal teknoloji ve turizm gibi kilit sektörlerdeki fırsatları belirlemek için ulusal bir yatırım haritası hazırlanıyor.
Umut Vadeden Sektörler
BAE, özellikle liman ve enerji projelerinde başlıca yatırımcı olarak öne çıkıyor. Suudi Arabistan, 200 milyar dolara kadar yatırım yapmayı değerlendirirken, Katar ve Kuveyt de gayrimenkul, telekomünikasyon ve altyapı alanlarına girmeyi planladıklarını duyurdu.
Güneş ve rüzgâr enerjisi gibi yenilenebilir enerji alanındaki yatırım fırsatları umut verici. Tüm şehirlerin yeniden inşasını kapsayan gayrimenkul ve yapı sektörü hayati önemde. Körfez yatırımcıları, akıllı şehir projeleriyle ilgileniyor; ilaç endüstrisini küresel ortaklıklarla canlandırmayı ve otel projeleriyle, Dubai modeline benzer şekilde yönetilen bir turizm sektörü kurmayı hedefliyor.
Yeni Bir Suriye’nin Doğuşu
Suriye artık yıkılmış bir ülke değil, jeostratejik konumu ve geniş doğal kaynaklarıyla yükselen bir pazar. Başarısı, yasal reformların hızlandırılmasına, mali akışların işsizlikle mücadele eden üretken projelere yönlendirilmesine ve Körfez desteğinden sürdürülebilir ortaklıklar kurmak için faydalanılmasına bağlı. On yıllar süren izolasyonun ardından Suriye, umut vadeden bir yatırım hikâyesi olarak kendini tanıtıyor. Ekonomi Bakanı’nın sözleriyle: “Yeni bir Suriye’nin eşiğindeyiz.”