
Arapça doğrulama platformu Keşşaf tarafından yürütülen yeni bir soruşturma, araştırmacıların İşid’i destekleyen ve Suriyeli hükümete saldıran organize bir dijital kampanya olarak tanımladıkları yapıyı Meta’nın çeşitli platformlarında ortaya koyuyor. Soruşturma, son aylarda takip edilen 3.841 Facebook gönderisini temel alıyor. Keşşaf’a göre bu gönderilerin yüzde 70’i İşid’i destekledi, geri kalanları ise Esed sonrası Suriye hükümetini zayıflatmayı hedefleyen yanıltıcı siyasi içerikler taşıdı. Keşşaf, bu paylaşımların arkasındaki hesapların büyük bölümünün Haziran–Ekim 2025 arasında oluşturulduğunu ve faaliyetlerin hükümetin yakın zamanda yürüttüğü İşid hücrelerine karşı operasyon sırasında arttığını bildiriyor.
Keşşaf raporunda, Meta’nın içerik standartlarının “tutarlı biçimde uygulanmadığını, özellikle İşid destekçilerinden gelen içeriklerde bunun belirgin olduğunu ve mevcut Suriye hükümetinin uluslararası tanınırlığına rağmen bu tutarsızlığın sürdüğünü” belirtiyor. Bulgular, aşırıcı aktörlerin şirketin uygulama sistemlerindeki boşluklardan nasıl yararlanmaya devam ettiğine dair kaygıları artırıyor.
Arapça İçerikte Yanlılık ve Aşırı Müdahale Desenleri
Keşşaf’ın soruşturması, yıllardır dijital haklar gruplarının dillendirdiği, Meta’nın Arapça içerikleri orantısız şekilde yanlış işaretlediğine ve kendi kurallarını eşit biçimde uygulayamadığına ilişkin eleştirileri yineliyor. Bulgular, Suriyeli gazeteci Kuteybe Yasin’in X’te yaptığı, Meta tarafından görevlendirilen CCC adlı şirkette çalışan bir kişinin, eski Esed rejiminin işlediği suçlara dair gönderileri kasten sildiği iddiasıyla da örtüşüyor. Yasin, bu bilginin şirket içinden geldiğini söyledi.
Bu tür iddialar, Meta’nın özellikle Arapça içerik konusunda gösterdiği denetimin hata, kültürel yanlış anlama ve siyasi önyargı örüntüleri taşıdığına dair kaygıları derinleştiriyor. Bu örüntüler, Suriye devrimiyle ilgili içerikleri ve ona bağlı silahlı grupları içeren paylaşımları da etkilemiş durumda.
Bölgedeki dijital haklar grubu SMEX, Meta’nın 2024’te Esed rejiminin çöküşünün ardından yaşanan gelişmelere dair belgeleri defalarca kaldırdığını savundu. SMEX’in Temmuz 2025 raporuna göre Meta, o dönem Heyet Tahrir Şam (HTŞ) liderlerinin açıklamalarını içeren paylaşımların yanı sıra geçiş sürecindeki Esed sonrası geçici Cumhurbaşkanı Ahmed Şara’nın açıklamalarını içeren gönderileri de kaldırdı ve bu durum Denetim Konseyi’nin incelemesine yol açtı.
Meta, bu kaldırmaların Tehlikeli Örgütler ve Bireyler politikası ile Şiddet ve Teşvik politikası kapsamında yapıldığını söyledi. SMEX ise her iki gönderinin de, belirlenmiş gruplara dair haber verme ve silahlı aktörlere yönelik koşullu dil kullanımına izin veren politika istisnalarına uyduğunu belirterek karşı çıktı. “Meta’nın denetim uygulamaları yeni siyasi gerçekliğe zamanında uyum sağlayamadı,” diye yazdı örgüt, konseye yaptığı sunumda.
Kötü Aktörler Uygulama Boşluğunu Dolduruyor
Araştırmacılar ve analistler, bu tutarsızlıkların yalnızca İşid’e bağlı yapılara değil, aynı zamanda hükümet yanlısı ve devrim karşıtı aktörlere bağlı organize ağlara da fırsat yarattığını söylüyor. Keşşaf’ın raporu, soruşturmada izlenen bazı yeni hesapların komşu ülkelerden faaliyette bulunduğunu kaydediyor. Suriye Enformasyon Bakanı Hamza Mustafa, yaklaşık 300.000 sahte hesabın Suriyelileri hedef alan yanıltıcı içerikler yaydığını uyardı. Bakan, Enformasyon Bakanlığının günde 10.000’e kadar yeni hesap oluşturulduğunu belgelediğini söyledi.
Uzmanlar, Meta’nın Suriye devrimiyle ilgili içeriklere karşı aşırı uygulaması ile aşırıcı ya da manipülatif ağlara karşı eksik uygulaması arasındaki örtüşmenin İran, Hizbullah, İşid ve Esed yanlısı güçlerin sistemi çok daha kolay istismar etmesine imkân tanıdığını söylüyor.
Keşşaf, SMEX ve Suriyeli gazetecilerden gelen kanıtların büyüyen bir gövdesi ile İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) gibi grupların belgelediği sistematik aksaklıklar birlikte değerlendirildiğinde, Meta’nın Arapça dilindeki denetime yaklaşımının parçalı olmaya devam ettiği görülüyor. Şirket, siyasi önyargı, şeffaflık ve kültürel yeterlilik konularında artan sorularla karşı karşıyayken, çevrimiçi yanlış bilginin gerçek dünyada sonuçlar doğurduğu bölgelerde daha net politikalar ve tutarlı uygulamalar için baskı artıyor.

