
Suriye’de giderek derinleşen gıda güvencesizliği krizi, çatışmalar, iklim değişikliği ve ekonomik çöküşün birleşimiyle tarımsal üretimi ve hane halkı alım gücünü sarsarken, hafifleme belirtisi göstermiyor. Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı’nın (WFP) yakın tarihli bir raporuna göre, 2024 kış ekim sezonunda yaşanan erken kuraklık ve ciddi aksamalar nedeniyle Suriye’nin 2025’teki tahıl üretiminin ortalamanın altında kalması bekleniyor.
Erken Kuraklık ve Düşük Verim Krizi Derinleştiriyor
Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ile WFP’nin tahminlerine göre Suriye, 2024 yılında yaklaşık 3,4 milyon ton tahıl üretti; bu miktar son beş yıl ortalamasının %13 altında ve savaş öncesi seviyelere kıyasla %33 oranında bir düşüşe işaret ediyor. 2024 Kasım ayındaki gecikmiş yağışlar, Nisan ve Mayıs aylarında görülen aşırı sıcaklar ve yaygın bitki hastalıkları bu düşüşe katkıda bulundu. Yakıt ve gübre gibi girdilerin fiyatlarındaki büyük artış nedeniyle birçok çiftçi, temel tahıllardan daha kârlı ürünlere yöneldi ve bu da tahıl arzının daha da azalmasına neden oldu.
Kuzey Suriye Çölleşme Tehlikesiyle Karşı Karşıya
İklim koşullarının kötüleşmesiyle birlikte, Kuzey Suriye’nin bazı bölgeleri çölleşme belirtileri gösteriyor. Kasım 2024 ile Ocak 2025 arasında yaşanan yağış eksikliği, ekilebilir araziye erişimi sınırlandırarak, savaşla harap olmuş ülkedeki kırılgan koşulları daha da ağırlaştırdı. Yıllardır süren savaş, iklim değişikliği, süregelen siyasi istikrarsızlık ve tarım topluluklarının yerinden edilmesi, sürdürülebilir tarımsal toparlanmayı neredeyse imkânsız hale getirdi.
Tüm zorluklara rağmen, Suriye’nin 2024-2025 pazarlama yılında buğday ithalatını artırması bekleniyor. Ancak ülkenin zayıf para birimi ve istikrarsız ekonomisi, yalnızca ithalatla talebin karşılanıp karşılanamayacağına dair soru işaretleri doğuruyor.
Fiyat Düşüşüne Rağmen Gıda Güvencesizliği Sürüyor
WFP’ye göre, Suriye nüfusunun yarısından fazlası hâlâ gıda güvencesizliği yaşıyor ve 9,1 milyon kişi ciddi şekilde gıda güvencesizliği içinde sınıflandırılıyor. İthalat kısıtlamalarının gevşetilmesi, Suriye lirasının değer kaybı ve askeri kontrol noktalarının kaldırılması sayesinde ortalama gıda fiyatları düşmüş olsa da, çoğu aile hâlâ temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor.
Ocak 2025’te beş kişilik bir aile için asgari aylık gıda sepeti maliyeti yaklaşık 2,5 milyon Suriye lirasıydı. Ulusal asgari ücret ise yaklaşık 280.000 lira olup, bu tutarın yalnızca %18’ini karşılıyor. Bu da alım gücünde keskin bir düşüşe işaret ediyor.
ABD Yardımının Durdurulması Milyonları Tehdit Ediyor
Krizi daha da derinleştiren bir gelişme olarak, ABD’nin Suriye’ye yönelik acil gıda yardımını durdurma kararı, 14 ülkeyi etkileyen daha geniş bir kesintinin parçası olarak geldi. WFP, bu adımın yardımlara bağımlı 1,5 milyon Suriyeli için “ölüm fermanı” olabileceği uyarısında bulundu. BM Suriye Özel Temsilci Yardımcısı Najat Rochdi, X üzerinden yaptığı açıklamada kararın “milyonlarca insan için ölüm anlamına gelebileceğini” söyledi.
50.000’den fazla kadın ve çocuğun hayati beslenme desteğine erişimini kaybedeceği öngörülüyor. BM, acil uluslararası müdahale çağrısında bulunarak, hareketsizliğin halihazırda kırılgan olan bölgelerdeki istikrarsızlığı daha da artırabileceği uyarısını yaptı. WFP, “Bu Suriye için kritik bir an: şimdi ya da asla,” dedi.