İsrail savaş uçakları, Cuma gecesi geç saatlerde Suriye’nin Humus, İdlib ve Halep bölgeleri ile Suriye-Lübnan sınırındaki hedefleri vurdu. Bu saldırılar, İsrail’in İran destekli milis güçlerine karşı yürüttüğü operasyonun yoğunlaşmasının bir parçası olarak gerçekleşti. Saldırıların, Lübnan’daki İranlı müttefik Hizbullah’a giden tedarik hatlarını kesmeyi hedeflediği bildirildi. Bölgedeki gerilimler, İsrail’in Gazze’deki devam eden çatışmaları ve Hizbullah ile olan düşmanlıklarıyla artarken, İsrail’in saldırıları da hız kazandı.
Lübnan Ulusal Haber Ajansı, bir hava saldırısının Lübnan’ın Havş el-Seyid Ali köyü yakınlarına yapıldığını bildirdi. Lübnan’ın Hermel bölgesinin kuzeyinde yer alan bu alan, Suriye’den Hizbullah’a silah sevkiyatlarını engellemeyi amaçlayan İsrail saldırılarının sıklıkla hedefi oluyor. Lübnan’daki bu saldırıda herhangi bir can kaybı olup olmadığı doğrulanmadı, ayrıca Esad rejimi ve yerel medya da henüz bu saldırıya dair bir yorumda bulunmadı.
İsrail uçakları, koordineli bir operasyonla Humus yakınlarındaki el-Kuseyr kırsalına da hava saldırıları düzenledi. Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SİHG), bu saldırının Havş el-Seyid Ali köyü yakınlarındaki hedefleri vurduğunu bildirdi. Bu saldırıda can kaybına ilişkin ayrıntılar henüz netlik kazanmadı.
Esad rejiminin devlet destekli medyası, Cumartesi sabahı erken saatlerde Halep’in güneydoğusundaki El-Safira bölgesine yapılan başka bir hava saldırısını bildirdi. Saldırı, Esad’ın askeriyle bağlantılı olan bir Bilimsel Araştırma Kompleksi ve savunma laboratuvarlarını hedef aldı. Suriye Radyo ve Televizyon Kurumu’na göre, saldırı sonrası patlamalar ve yangınlar meydana geldi, birden fazla asker yaralandı ve büyük maddi hasar oluştu.
Aynı zamanda, İsrail uçaklarının İdlib’in doğusunda, kuzeybatı Suriye’deki Serakib şehrinde Hizbullah ve İran milislerinin mevzilerini hedef aldığı bildirildi. Yerel kaynaklara göre, bu saldırılarda en az yedi Hizbullah savaşçısı öldü, 15’i ise yaralandı. Saldırılar, bölgede şiddetli patlamalara yol açarak geniş alanlardan duyuldu.
Bu tırmanış, İsrail’in Suriye’deki İran destekli güçlere karşı yürüttüğü operasyonların yoğunlaşmasının ardından geldi. İsrail, uzun yıllardır Suriye’ye hava saldırıları düzenleyerek, özellikle Hizbullah’ın kuzey sınırında oluşturduğu tehditleri engellemeye çalışıyor. Bu saldırılar genellikle İran’dan Hizbullah’a Suriye üzerinden kaçak yollarla gönderildiği iddia edilen silahların bulunduğu tedarik yolları ve depolama tesislerini hedef alıyor.
Son aylarda İsrail’in saldırıları, Suriye-Lübnan sınırındaki önemli geçiş noktalarını hedef almaya başladı. Birkaç gün önce, İsrail savaş uçaklarının Lübnan’ın Hermel bölgesindeki gayri resmi bir geçiş noktası olan jarmash-Qald al-Sabaa’yı bombaladığı bildirildi. Geçen ay ise İsrail, Suriye-Lübnan sınırındaki Jdeidet Yabous-Masnaa uluslararası yolunun bazı bölümlerine saldırarak bu önemli güzergâhın geçişini engelledi. İsrail ordusu, bu saldırıların Hizbullah’ın İran’dan silah sevkiyatlarını bu yollar üzerinden yapmasını engellemeyi amaçladığını belirtti ve Lübnan’a yönelik bir “askeri abluka” uyguladığını ifade etti.
Bu son hava saldırıları, İsrail’in bölgesel çatışmasını genişletmeye yönelik adımlarının bir parçası olarak görülebilir. Tel Aviv, Suriye’deki İran bağlantılı hedefleri giderek daha fazla hedef alarak bölgedeki geniş bir mücadeleye dahil olmuş durumda. Esad rejiminin medya organları, Halep’in güneydoğusundaki El-Safira bölgesinin, son yıllarda İran ve Hizbullah’ın yoğun faaliyet gösterdiği bir alan haline geldiğini belirtiyor. İsrail, genellikle Suriye’deki operasyonlarını onaylamaz, ancak askeri analistler, Suriye’deki İrana ait silah ambarlarının, İsrail için doğrudan bir güvenlik tehdidi oluşturduğunu düşünüyor.
SOHR, son aylarda İsrail saldırılarının, Hizbullah’ın Suriye ile Lübnan arasındaki malzeme ve personel akışını sürdürebilme yeteneğini büyük ölçüde engellediğini ve tedarik zincirlerinde önemli hasarlara yol açtığını belirtiyor. Bölgedeki koşullar kötüleştikçe, analistler, İsrail’in Suriye’deki İran güçlerine yönelik kampanyasını sürdürmesini veya daha da tırmandırmasını bekliyor ve bu durum, Suriye-Lübnan sınırındaki zaten kırılgan olan durumu daha da zorlaştırabilir.