
ABD Kongresi üyeleri, Suriye’nin geçici hükümetiyle iletişim ve iş birliğini yeniden tesis etme çabalarını artırıyor. Bu adım, savaşın harap ettiği ülkeye yönelik ABD politikasında olası bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Gelişmeler, Başkan Donald Trump’ın kısıtlamaların hafifletilmesi ve Esed sonrası Suriye’nin toparlanmasına destek verilmesi çağrısının ardından geldi.
Wilson’dan İstikrar ve Yaptırımların Hafifletilmesi Çağrısı
Cumhuriyetçi Senatör Joe Wilson, Trump’ın yaklaşımını “zekice bir stratejik hamle” olarak nitelendirerek, birleşik ve istikrarlı bir Suriye’nin İran ve IŞİD’in etkisini azaltabileceğini, ayrıca NATO müttefiki Türkiye ile birlikte Rus askeri varlığını geriletmeye yardımcı olabileceğini savundu.
Wilson, X platformunda yaptığı paylaşımda “Bölünmüş ve istikrarsız bir Suriye, Libya veya Somali gibi kaos davetiyesi çıkarır” diyerek, bunun IŞİD’in yeniden güçlenmesine ve hem İran hem de Rusya’nın nüfuzunun artmasına zemin hazırlayabileceği uyarısında bulundu.
Wilson, ABD Ticaret Bakanlığı’na Suriye’ye yönelik ihracat kontrollerinin kaldırılması çağrısında bulunarak, gecikmelerin yalnızca Çin’in çıkarına hizmet ettiğini söyledi. Ayrıca, Şam’a yaptırım uygulayan Sezar Yasası’nın yürürlükten kaldırılmasını talep ederek, bu yasanın devam etmesinin yeniden inşayı engellediğini ve dolaylı olarak aşırılığı körüklediğini savundu.
Temsilciler Meclisi’nden Sezar Yasası’na Değişiklik Adımı
Geçen ay, Temsilciler Meclisi üyesi Michael Lawler “Suriye Yaptırımlarında Hesap Verebilirlik Yasası”nı sundu. Tasarı, Temsilciler Meclisi Mali Hizmetler Komitesi’nde 31’e karşı 23 oyla kabul edildi. Teklif, Sezar Yasası’nın yürürlükten kaldırılması yerine, yaptırım muafiyeti süresini 180 günden iki yıla çıkarıyor ve 2029 yılına kadar tamamen kaldırılması için koşullar belirliyor.
Yasa tasarısı, bankacılık kısıtlamalarının gözden geçirilmesi, kara para aklamaya karşı önlemlerin güçlendirilmesi ve insan hakları ölçütlerinin uygulanmasını içeriyor. Ayrıca, yönetimin Suriye Merkez Bankası’nı etkileyen düzenleyici önlemler konusunda Kongre’yi bilgilendirmesini zorunlu kılıyor. Tasarı, genel oylamaya sunulmadan önce Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi’nde incelenecek.
Hamadeh’ten Şam’a “Tarihi” Ziyaret
Nadir bir diplomatik adım olarak, Temsilciler Meclisi üyesi Abraham Hamadeh, pazar günü Kudüs’ten doğrudan Şam’a giderek Suriye Devlet Başkanı Ahmed Şara, Dışişleri Bakanı Es’ad Şeybani ve Maliye Bakanı Muhammed Berniyye ile altı saatlik görüşmeler yaptı. Görüşmeler, 2013’te IŞİD tarafından kaçırılıp öldürülen ABD’li yardım görevlisi Kayla Mueller’in cenazesinin iadesi dahil insani konulara odaklandı.
Hamadeh, Suveyda’ya insani koridor açılması çağrısında bulundu ve Suriye’nin İsrail ile ilişkilerini normalleştirmesini, İbrahim Anlaşmaları’na katılmasını istedi. Ayrıca, Hristiyanlar, Dürzîler, Kürtler ve Nusayriler dahil tüm topluluklar için barış ve güvenliğin sağlanması konusunda Suriyeli liderlere baskı yaptı.
Suriye TV’ye göre, Hamadeh’in ziyareti Kongre ile Şam arasında doğrudan iletişim kanalı kurmayı, Trump’ın Suriye gündemini takip etmeyi ve İsrail saldırıları ortasında bölgesel istikrarı tartışmayı amaçladı.
Ekonomik İş Birliği Gündemde
Hamadeh ve Berniyye, ABD-Suriye ekonomik iş birliği ihtimalini ele aldı. Suriye maliye bakanı, gelecekteki ikili ilişkiler konusunda iyimser olduğunu belirtti. Hamadeh ise, yeniden inşayı kolaylaştırmak için kısmi yaptırım hafifletmesini desteklediğini, ancak Şam’ın hesap verebilirliğinin Kongre denetimiyle sağlanması gerektiğini vurguladı.
Bu ziyaretler ve yasa teklifleri, ABD’nin yıllardır Suriye liderliğiyle yeniden angajmana yönelik en yoğun çabalarını işaret ediyor. Kongre üyeleri, Esed sonrası gelecekte stratejik çıkarlarla insani kaygılar arasında denge kurma arayışında.